Onu anlamak her şeyi anlamaktır

Onu anlamak her şeyi anlamaktır

Sultan Abdülhamid`i anlamak, onun gizemli dünyasında yolculuk yapmak isteyenler için önemli bir kaynak Son İmparator

SIRRI BEDİR

Yüz yıl öncesine baktığımızda en belirgin sima olarak Sultan İkinci Abdülhamid ile karşılaşırız. Zira o Osmanlı`nın ve yakın geçmişimizin en çok tartışılan ve konuşulan, hakkında en fazla eser ve makale yazılan; en ziyade yergi ve iftira oklarının yanında kısmen aşırı övgülere de muhatap olan, tarihimizin en muammalı kapalı kutularından birisidir.

Bir yandan `Ulu, Cennet Mekán` diğer yandan `Kızıl, Müstebit` yargıları günümüze kadar hálá sürüp gitmektedir. `Son Padişah` Sultan Abdülhamid`in henüz tüm yönleriyle keşfedilmediği, hakkında sağlıklı, tutarlı, objektif ve ilmi analiz ve değerlendirmelerin yeterince yapılmadığı bir gerçektir. Öncelikle derin ve çok yönlü politikalarının çapı anlaşılmamıştır. Etrafını kuşatan ağır şartlar bilinmez, muhafazakár ve geleneksel kaynaklardan beslenen kişiliğine ve tavırlarına alerji veya nefret duyulur.

Bu olumsuz yaklaşım ve ağır eleştirilerin kaynağında Abdülhamid`le ilgili bazı hususiyetler de vardır. Zira Sultan, Yıldız`a kapanarak zatını ve fikirlerini mümkün olduğunca dış dünyadan gizlemiş ve sadece yakınındaki çok dar bir çevreye açılmıştı. Fransız Figaro gazetesinin 1892`de yayınlanan bir nüshasında, hakkında `Görünmez Sultan` denmesi bu durumu açıklar.

Evet, Sultan kendisini Yıldız`a hapsetmişti ama ufku, vizyonu, hayalleri, projeleri ve yenilikleri Yıldız`ın duvarlarını fersahlarca aşıyordu. Çehresini kapatan kalın örtü açıldıkça ve kişiliğine yönelik saldırıların katranı temizlendikçe gerçek Abdülhamid olanca ihtişamıyla ortaya çıkar, şaşırtıcı parlaklığıyla gözleri kamaştırır.

O Enver Paşa, Mithat Paşa ve emsalleri gibi hayalperest değildi. Rıza Tevfik`in deyişiyle `asrın en siyasî padişahı` idi; tam bir siyaset cambazı ve diplomasi kurduydu. 20`inci yüzyılda tek dişi kalmış Batı emperyalizmine karşı `Hasta Adam`ı cesurca müdafaa eden `Son Kurtarıcı`ydı. Yine O, ilan ettiği meşrutiyetle, açtığı okullarda yetişen asker ve bürokratlarla, gerçekleştirdiği imar-iskán ve alt yapı hizmetleriyle, Cumhuriyet`in ve modern Türkiye`nin temellerini atmıştı.

Onu diğerlerinden ayıran en mühim fark, son devir padişahları içindeki eşsiz mevkii ve arkasında bıraktığı derin boşluk doldurulamadığı için devletin büyük bir felaketle çökmesiydi. Bu anlamda O, aslında Osmanlı`nın `Son İmparatoru`ydu. Çünkü ondan sonraki padişahlar, Osmanlı Devleti`nin ve padişahlık kurumunun güç ve itibarını koruyamamışlardı.

Tarihçi-yazar İsmail Çolak`ın kaleme aldığı Son İmparator, Sultan Abdülhamid`in tüm cepheleriyle yeniden anlaşılması ve bilinmeyen taraflarının hakkıyla keşfedilmesini sağlayacak önemli bir eser. Kitap, dört ana bölümden meydana geliyor. Öncelikle kişiliği, siyasî ve manevî portresi gözler önüne seriliyor. Bu bölümde devlet adamlığı, maneviyatı, Hz. Peygamber`e (a.s.m.) olan sevgisi birbirinden ilginç ve değerli örneklerle sunuluyor. `Özgün Politikaları ve Projeleri` bölüm başlığında ise günümüzde bile canlılığını, önemini, etkisini ve tazeliğini koruyan konulara ışık tutuluyor. Abdülhamid`in İslam Birliği projesi; İngiltere, ABD ve diğer Batı ülkeleriyle olan münasebetleri; Ermeni meselesi ve Kürtlere yönelik icraatları; Yahudi ve Filistin meselesinde takip ettiği siyaset, petrol konusu tüm detaylarıyla ele alınıyor.

Yazar üçüncü bölümü Abdülhamid ile dönemin önemli şahsiyetleri arasındaki münasebetlere ayırmış. Bunların arasında Bediüzzaman, Mehmed Akif, Enver Paşa, Namık Kemal, Mithat Paşa, Talat Paşa, Şerif Hüseyin hemen dikkat çekiyor. Eserin son bölümünde ise Sultan Abdülhamid`in düşünceleri ve onun hakkında söylenenler ele alınıyor.

Sancılı bir sürecin en kritik padişahı olan Sultan Abdülhamid hakkında Necip Fazıl Kısakürek`in vardığı şu hüküm gayet keskin ve vurucudur: `Abdülhamid`i anlamak her şeyi anlamaktır.` İsmail Çolak`ın Son İmparator`u da, Sultan Abdülhamid`i tanıma ve tanıtma çabasını sergilerken aslında günümüze de ışık tutuyor, üzeri küllenen kimliğimizi tüm ihtişamıyla görebilmemize imkan sağlıyor.

Yorum bırakın